

Akçaağaç (Acer)
Dikim Sahaları
Anadolu’nun elverişli toprağı ve iklimi sayesinde akçaağaçların 11 değişik türüne rastlanır. Özellikle Karadeniz dağlarında, nemli aşağı kesimlerde rastlanan ve Akdeniz’in yükseklerindeki doğal ormanların birer parçası olan akçaağaçlar 35 m’ye kadar boylanabilir. Doğu çınarı ile batı çınarının doğal bir hibridi olarak kabul edilen akçaağaca “Londra çınarı” da denir. Gövde kabukları büyük levhalar halinde dökülen bu ağacın genç sürgünleri sık kahverengi tüylüdür. Yaprakları 3-5 lobludur; ilkbaharda yeşil dokuya değişik tonların katıldığı yapraklar sarı, kırmızı ve turuncu renkleriyle kışa girerken oluşan hüznü biraz olsun dağıtabildiği için olsa gerek, park ve bahçelerde genellikle renk zengini akçaağaç seçilir. Akçağaçların küre şeklindeki meyve kurulları çoğunlukla ikili gruplar halinde bulunur. Her meyvenin uçmalarını ve uzaklara taşınmalarını sağlayan birer kanadı vardır, bu nedenle akçaağaca bazı bölgelerde “kelebek ağacı” da denir.

ÇEKÜL Vakfı’na bağış yapın,
geleceğe iz bırakın
ÇEKÜL, ülkemizin doğal, tarihsel ve kültürel varlıklarını korumak amacıyla 1990 yılında vakıf statüsünde kuruldu. Kuruluşundan itibaren doğa-kültür-insan arasındaki yaşamsal uyumun savunucusu olan ÇEKÜL, “Doğa ve Kültürle Varız” sloganıyla yaşama geçirdiği proje ve programlarla, en küçük yerleşmeden ülke bütününe açılan bir yaklaşımı benimsedi. ÇEKÜL Anadolu kentlerinde bıraktığı kalıcı izlerle, gönüllü temsilcileri ve uzman kadroları ile doğal ve kültürel mirasın korunması taleplerine yetişmeye çalışan bir sivil toplum kuruluşudur.






